En son X-Men filminden iki yıl sonra serinin yeni filmi, “Dark Phoenix”, 1992’ye giderek “Jean Gray” nin hikayesi ile karşımıza çıkıyor. Serinin son iki filmi kadar gişe yapamasa da “Dark Phoenix”’i öne çıkaran özellikleri var. Öncelikle üç mesaj üzerine kurulan bir senaryoyu izliyoruz:
- Yeteneklerimiz bize verilen armağanlardır ve nasıl kullanacağımıza biz karar veririz.
- Ailemiz herşeydir ve aile sevdiğimiz insanların bütünüdür.
- İnsanlar anlayamadıkları şeylerden korkarlar ve onu yok etmek isterler.
Evet, çoğu X-Men filmindeki ayrımcılığa yapılan vurgunun dengelendiği bu bölümde yine birçok yıldızı görüyoruz; James McAvoy, Michael Fassbender, Jennifer Lawrence, Jessica Chastain. İlk Marvel yapımında, iki Oscar adaylığı olan Chastain’in oyunculuğu oldukça dikkat çekici.
Bir daha süper kahraman filmlerine müzik üretmeyeceğini söyleyen Hans Zimmer de yönetmen Simon Kinberg’in ısrarıyla geri dönmüş ve her zamanki gibi çok iyi iş çıkarmış.
X-Men meraklılarına, etrafta söylenenlere aldırmadan bu filme gitmelerini öneriyoruz, serinin sinemasal açıdan güzel halkalarından biri diyebiliriz.
